Dut, dalından veya toplanır toplanmaz tüketilmelidir. Toplandıktan birkaç saat içerisinde tadı yavaş yavaş değişmeye başlar. Çünkü içeriğinde bulunan bazı etkin maddeler toplandıktan birkaç saat sonra değişime uğrar. Özellikle
petunidin maddesi özelliğini toplandıktan kısa bir süre yitirmeye başlar.
Yaz aylarında da dutun tazesini dalından tükettiğiniz zaman doğal bir antibiyotik tüketiyorsunuz demektir.Kapanmayan yara için
Anadolu’da beyaz dut ve yapraklarının bazı iltihaplı hastalıklara karşı kullanıldığı Osmanlı’dan beri bilinmektedir. Dutun yapraklarında kendine özgü doğal antibiyotik ve antiseptik özelliği olan etkin maddeler bulunmaktadır.
Şeker hastalarının derilerinde kapanmakta geciken yaralara karşı taze dut yaprağından hazırlanmış ve ılık olarak uygulanacak dut yaprağı çayının pansumanı iyi bir destekleyicidir.
Eğer kanda iltihap bulunmuşsa yan sütundaki beyaz dut kurusu kürü, mükemmel bir destekleyicidir.
Kanda yüksek olan CRP (Chemical Reactive Protein) değerinin düşürülmesinde iyi bir yardımcıdır.
Beyaz dutun içerdiği bazı önemli etkin maddeler
thiamin quercetin
valerik asit potasyum
rutin pelar gonidin
riboflavin petunidin
morusink vanon
isoquercetin sanggenon
niacin p-cresol
Şeker hastalarının kan şekerini yükselteceğinden beyaz dut kurusu kürünü uygulamamaları gerekir!Eğer ellerinizde geçmeyen Egzama varsa mutlaka
Dut Kurusu Kürü 'nü denemelisiniz.
Kandaki iltihaba karşı Dut Kürü
Kandaki CRP (Chemical Reaktif Protein) yüksekse düşürülmesinde mükemmel bir destekleyicidir. Yarım litre kaynamakta olan klorsuz suyun içerisine bir
avuç dolusu (5-6 yemek kaşığı)
beyaz dut kurusu atın ve altı dakika kısık ateşte kaynatmaya devam edin. Altıncı dakikadan sonra ocaktan indirin. Ilıyınca süzün, yarısı sabah aç karnına, diğer yarısını akşam aç karnına için. Haşlanmış dutların tüketilmesi şart değildir. Toplam 25 gün uygulanır ve her defasında taze hazırlanması gerekir.
Prof.Dr. İbrahim Adnan SARAÇOĞLU