Yaratıcılık insanın en temel özelliklerinden biridir. İnsanın kendi doğasından beslenen bu yaratma isteği mühendislik mesleğinin ve bunun sonucu olarak teknolojideki gelişmelerin ana sebebidir. Hemen her fırsatta kullandığımız teknoloji sözcüğü, sanat ya da beceri anlamına gelen yunanca "Techne" ve bilim ya da çalışma anlamına gelen "Logia" sözcüğünün birleşmesinden türetilmiştir. İngilizcedeki mühendis anlamında kullanılan Engineer kelimesi ise latince "İngeniatorem" kelimesinden türemiştir ve icat etmede ya da günümüze uygun bir diğer deyişle teknoloji tasarımında yaratıcılığı olan kişi anlamına gelir. Türkçede kullanılan mühendis sözcüğü ise eski osmanlıcada (arapçadan) 'Geometri bilen' anlamındaki hendese sözcüğünden türetilmiştir.
M.Ö 3000 civarında Mısırda pramitlerin yapımında çalışan mühendisler matematiğin bilinebilen kurallarını büyük bir ustalıkla kullanarak pramitin yapımını binde birlik bir hata payıyla tamamlamış ve bunu birçok gizemli buluşla süslemeyi başarmışlardır. (Örneğin İlk radyoaktif meteryallere firavun mezarlarında rastlanmıştır, Mumyalama teknikleri hala tam çözülememiştir. Pramitin ışıklandırma sistemi ciddi bir muammadır, pramitin coğrafi konumu ve Pi sayısının gizemi bugüne kadar cevapsızdır vs) Babilde ilk toplama makinası olan abaküs bu yıllarda icad edilmiştir.
M.Ö 2000 yılı civarında kaleme alınan Hamurabi yasalarında belirtilen inşaat yapım kuralları, belgelenen en eski mühendislik kuralları sayılmaktadır. Anadoluda yaşamış olan Thales, M.Ö 550'lerde geometrinin temellerini atan Pisagor okulunu kurmuştur. Ayni dönemlerde yaşayan Arşimed (M.Ö 287) birleşik makaraları, hidrolik vidaları, büyüteci bulması ve kaldıraç kanunlarının uygulandığı savaş makinalarının icadı modern mühendisliğin ilk adımları sayılabilir. Bulduğu kaldıraç kanunları Fen bilimlerindeki gelişmenin de başlangıcı sayılmaktadır.
Mısırlılar ve Yunanlıların bu icad etme yetenekleri tarihsel olarak bilinmekle birlikte teknolojik olarak ilk uygulayıcılar Romalılardır. Romalılar mühendislikte gösterdikleri başarıların yanında satandart ölçütlerin geliştirilmesine ve örgütlenmeye büyük önem vermişlerdir. Bilim ve tekniğin birleştirilmesi olarak belirtilen bu çalışmalar mühendisliğin temeli sayılmaktadır. M.Ö 10 yılında romalı mimar Vitruvius ilk vinci tasarlamıştır.
Hakkında bilgi sahibi olunan ilk mühendislik ders kitabı M.Ö15 yılında Marcus V.Pollio tarafından kaleme alındığı tahmin edilen "De Architectura" dır.
Toplumlar arasında ticaret geliştikçe edinilen bilgilerde hızla yayılmıştır. Yayılan bu bilgilerin Çinliler tarafından büyük bir maharetle ve batıdan çok daha önce teknolojiye dönüştürüldüğü bilinir. Örneğin demir kalıpçılık, dümen, kağıt, ipek dokumacılığı, barut (1000 civarı), matbaacılık (1045 civarı) gibi buluşların Avrupada keşfedildiği 14.yy dan yüzlerce yıl önce Çinde uygulandığı saptanmıştır.
Özellikle 16.yy sonrasında Copernicus, Kepler, Newton, Galileo,Toricelli, Laplace, Fourier, Lavosier, Avagado, Carnot, Maxwell, Watt, gibi bilimle uğraşan insanlar günümüz teknolojisinin gelişmesinde çeşitli disiplinlere bağlı bilimsel temellerin oluşmasına neden olmuşlardır.