En son konular | » bacağa bıçak sokmakÇarş. Ara. 16, 2015 1:05 pm tarafından zxzx » demire tekmeC.tesi Ocak 31, 2015 2:50 pm tarafından zxzx » Bacağa balta vuruşuCuma Eyl. 26, 2014 10:14 am tarafından zxzx » Bacağa balta vuruşuÇarş. Eyl. 24, 2014 12:27 pm tarafından zxzx » Motosiklette ters direksiyonPtsi Mart 17, 2014 3:39 pm tarafından zxzx » ŞUNA BİR BAKINC.tesi Tem. 09, 2011 7:03 pm tarafından Admin» kaderPerş. Haz. 10, 2010 3:53 pm tarafından zxzx » Altin ve inci karisimi takilar el yapimi...Ptsi Nis. 12, 2010 3:10 pm tarafından Nurdan» Canlılar Dünyasını Gezelim,Tanıyalım Soruları - 4.Sınıf Fen ve TeknolojiSalı Nis. 06, 2010 9:09 pm tarafından Admin |
|
| Kimler Mantıksal-Matematiksel Zekâya Sahiptir? | |
| | Yazar | Mesaj |
---|
Admin Admin
Mesaj Sayısı : 981 Kayıt tarihi : 30/10/09 Nerden : istanbul
| Konu: Kimler Mantıksal-Matematiksel Zekâya Sahiptir? Çarş. Ara. 09, 2009 6:57 pm | |
| Bu zekâ türü güçlü olanlar, nesneleri belli kategorilere ayırarak, olaylar arasında mantıksal ilişkiler kurarak, nesnelerin belli özelliklerini niceliksel olarak sayısallaştırarak ve hesaplayarak, olaylar arasındaki birtakım soyut ilişkiler üzerinde kafa yorarak en iyi öğrenirler.
6 TEMEL ÖZELLİK
Matematik zekâsına sahip kişiler;
1- Herhangi bir şeyin nasıl çalıştığını sorgular
2- Aklından hesabı çabuk yapar
3- Matematik etkinliklerini sever
4- Strateji oyunlarını sever
5- Mantık oyunlarına, yapbozlara meraklıdır
6- Üst düzey düşünce becerilerini kullanır.
MATEMATİK DERSİNE NASIL ÇALIŞILIR?
Sınavlara 180 günün kaldığı bir dönemde bir öğrenci öğretmenin yanına gelerek 1 gün soru çözmemek için izin ister. Öğretmenimiz ona bir hesap çıkarır. Demek bu gün izin istiyorsun. Gel ne istediğine beraberce bir göz atalım: Sınava 180 gün var. Hafta içi her gün 8 saat okulun var bu 60 gün ediyor, geriye 120 gün kaldı. Her gün 1 saat yemek molası ile geçiyor. Buda 180 gün içinde 8 gün ediyor, geriye kaldı 112 gün. Hafta sonları dershaneye geliyor ve 5 saat orada bulunuyorsun bu da eder 11 gün, geriye kaldı 101 gün. Günde ortalama 8 saat uyuyorsun bu da eder 60 gün, geriye kaldı 41 gün. Hafta içi etütlere 3 saat katılıyorsun bu da eder 3 gün, geriye kaldı 38 gün. Her gün yollarda eve gidiş geliş için 2 saatin gidiyor bu da eder 15 gün geriye kaldı 23 gün. Zaten bu süre içinde en az 3 gün hastalık iznin olacak. Kaldı 20 gün. Bu süre içinde 7 gün bayram izni kullanacaksın, kaldı 13 gün. Şubat tatilinin bir haftasını dershaneye gelerek geçirecek geriye kalan 7 günü izin olarak kullanacaksın, geriye kaldı 6 gün. Her gün yarım saat çay ve sohbet molası veriyorsun bu da eder 4 gün geriye kaldı 2 gün. Günde 8 dakika aynanın karşısında kendini izliyorsun bu da eder 1 gün. Geriye kalıyor sadece 1 gün ve eğer ben sana bu 1 günü izin olarak verirsem sen sınavları nasıl kazanacaksın. Şimdi hepinize soralım: Kişi en güzel kimi kandırır? Çoğunuzun vereceği cevap kendimizi kandırırız olacaktır. www.matematikcifatih.tr.gg Aynen bu öyküde olduğu gibi bazılarımız o kadar çok bahaneler üretiriz ki elimizde olan 180 günü bile bir çırpıda bitiririz. Bunun temel sebebi yapacağımız işten korkmamızdır. Bir kısım öğrencilerde matematikle veya matematikteki bazı konularla ilgili olarak bir ön yargı oluşmuş olabilir. Bu yargılardan kurtulursak ve kendi kendimize bahaneler uydurmazsak asıl doğruya ulaşmış oluruz. Her şeyden önce şunu unutmayalım ki matematik, sanıldığı gibi zor bir ders değildir. Çeşitli nedenlerle bu derse karşı soğuyan öğrencilerimiz, peşin bir hükümle kendi kendilerine engel olmaktadırlar. Öğrenmenin ilk aşaması olarak ön yargılardan kurtulmak gerekir. Başaracağınıza inanmadığınız bir şeyi başaramazsınız. Bunun tersi olarak da başaracağınıza inandığınız bir şeyi de mutlaka başarırsınız. Yani olumlu düşünün. Matematik gerçekten zor bir ders olsa bile – ki gerçekte kolay bir derstir - başarabileceğinize kendinizi inandırırsanız bu işi halledersiniz. Öğrenmenin ikinci aşaması kişinin bilmediğini fark etmesidir. Bunun için de öncelikle matematikte durumunuzun ne olduğunu belirlemelisiniz. Şimdi bazı ölçüler verebiliriz: “Okulda matematikte çok başarılıyım, fakat testlerde başarısız oluyorum.” Diyorsanız öncelikle sınav sisteminin okuldan çok farklı olduğunu bilmelisiniz. Okulda işlenen konular sınavlardaki soruların temelini oluşturmaktadır. Şayet sizler sadece okul dersleriyle yetinir başka bir çalışma yapmazsanız sınavlarda başarılı olma ihtimaliniz çok düşüktür. Çünkü okulda öğrenilen konularla test sorularını kısa bir sürede çözmek çok zordur. Peki,ne yapılabilir? Okulda konular çok iyi öğrenilmeli, Dershaneye gidiyorsanız konuları çok iyi takip etmeli, gitmiyorsanız evde ilköğretim 6. sınıftan itibaren olan bütün konuları sırayla çalışılmalısınız. Çünkü sınavlarda ilköğretim 6. 7. ve 8. sınıfın konularından soru gelmektedir. Test tekniğini öğrenmek için bol bol test sorusu çözün. Belli aralıklarla deneme sınavı çözün ve başka öğrencilerin de girdiği deneme sınavlarına girin ve durumunuzu değerlendirin. “İşlem kabiliyetim az ve konuları anlayamıyorum.” Diyenlereilk tavsiyemiz, ilk konudan itibaren kolay, zor demeden bütün konuları sırasıyla çalışmalarıdır. Nasıl ki alfabenin harflerini bilmeyen kişi okuyamaz, yazamaz; matematiğin temel kurallarını bilmeyen öğrenci de matematik konularını anlayamaz, anlayamadığı için de soruları çözemez. Öyleyse anlamadığınız bir kareköklü sayılar konusunun problemi o konudan kaynaklanmayabilir. Belki de daha önce öğrenmeniz gereken, fakat tam anlamıyla öğrenemediğiniz bir konudan (üslü sayılar gibi) kaynaklanabilir. Bu durumda konular birbirinin devamı olduğundan ve birbirini tamamladığından mutlaka her konu iyice anlaşıldıktan sonra bir diğer konuya geçilmelidir. Şu unutulmamalıdır ki temeli sağlam olmayan bina en küçük etkilerde bile yıkılabilir. “İşlem kabiliyetim iyi; fakat konulara yabancıyım.” Diyen öğrencilerimize ilk tavsiyemiz bilgi eksiği olan konuları tam olarak öğrenmeleridir. İşlem kabiliyetinizin iyi olması, matematik konularını öğrenebileceğinizi gösterir. Vakit geçirmeden yapacağınız çalışma, hiç bilmediğiniz konuları çalışmak yerine, bilgi eksikliğiniz olan konuları tam anlamıyla çalışıp öğrenmenizdir. “Konuları anlıyorum; fakat işlem kabiliyetim az .” Şeklinde durumunu tarif eden öğrencilerimize ilk tavsiyemiz bol bol soru çözmeleridir. Konuları anlayabilmeniz, alt yapınızın o konuyu öğrenmeye yeterli olduğunu gösterir. İşlem kabiliyetinin az oluşu yeterli düzeyde soru çözmemenizden kaynaklanmaktadır. İşlem kabiliyetinizi geliştirmenizin en güzel yolu da bol bol soru çözmektir. Bu sayede hem konuları pekiştirmiş hem de işlem hızı kazanmış olursunuz. Burada dikkat edilecek husus, yapılamayan sorular karşısında karamsarlığa düşüp de soru çözmeyi bırakmamaktır. Yapılacak iş, takıldığınız yerde bir bilene sormak olmalıdır. Kısacası az antrenman yapan bir sporcunun durumuyla çok antrenman yapan bir sporcunun durumu aynı olmaz. Çok soru çözerek çok antrenman yapmış olacaksınız. “İşlem kabiliyetim iyi, hem de konuları biliyorum; fakat çok yanlış yapıyorum.” Biçiminde yakınan öğrencilerimize ilk tavsiyemiz soruları dikkatle çözmeleridir. İşlem kabiliyetiniz iyi ve konuları biliyorsanız matematikle ilgili sorununuz çözülmüş demektir. Yanlış sayısını azaltmanın en güzel yolu dikkatli bir şekilde ve çok soru çözmektir. Yalnız bu yapılırken çözülen sorular değerlendirilmeli, nerelerde hata yapıldığı belirlenmeli, çalışarak giderilebilecekse bu hatalar giderilmeli; çalışarak giderilemeyecek cinstense bir bilenden yardım alınmalıdır. Ayrıca o konuyla ilgili olarak çıkmış soruları çözmeli ve durumunuzu tekrar değerlendirmelisiniz. Çünkü son yıllarda sınavlarda çıkan sorular bilginin yanı sıra yorum kabiliyetini de ölçücü niteliktedir. Bu soruların çözümünde hata yapıyorsanız; Matematik testi çözmenin yanı sıra, konular bittikten sonra saat tutarak deneme çözmeli ve vakit buldukça kitap okumalısınız. Çünkü bu sorular Türkçedeki paragraf sorusu gibidir. Bol kitap okuyan öğrenci yorum yeteneği gelişeceği için bu soruları daha kolay çözecektir. “Matematikteki geometri sorularını genelde yanlış yapıyorum.” Diyenöğrencilerimizin geometri ile ilgili konuları anlaması ve o konuile ilgili soru çözebilmesi de konuya tamamen hâkim olmasına bağlıdır. • Geometri, işlemden daha çok düşünme ve görmeye dayalıdır. • Bunun yanında temel matematik konularının da iyi bilinmesi gerekir. • Geometri konularına hâkim olmak için önce bilinmesi gereken formülleri öğrenmeli, sonra da çok soru çözmelisiniz. • Geometri, soru çözmeye dayalı bir çalışmayla daha iyi öğrenilir. • Ayrıca şekil çizimine önem vermeli, soruları şekil çizerek çözmeye çalışmalısınız. Şekilli soruları ise şekil üzerinde çözmeyi denemelisiniz. Bütün bunların yanında matematik dersinin çok iyi anlaşılabilmesi için söyleyeceğimiz birkaç kuralın sizin için altın değerinde olduğu inancındayız: • Öğretmenlerinizi dinlerken düzenli notlar tutunuz. • Dersten sonra eve gittiğinizde defterinizdeki notları temize çekin veya tekrar yazarak çalışın. • Konuyu anlamadan sorulara geçmeyin, konuyu anladığınıza inandığınızda önce çözümlü sorulardan, sonra da test sorularından çözün. • Soru çözerken problemlerde verilenleri ve istenenleri düzenli olarak bir kenara yazın. • Soru çözerken sizi sonuca götürecek ipuçlarını belirleyin. • Verilenleri işlem sırasına göre uygulayın. • Sonucu bulun ve sağlamasını yapın. • Matematik dersini öğrenmek bisiklete binmeyi öğrenmek gibidir. Yaparak ve yaşayarak öğrenilir. Bu nedenle bol bol işlem yapın, eksiklerinizi tespit edin ve giderme yollarını araştırın. Şunu unutmayın ki başarısız olduğunuzda bile kendinizi motive etmeli ve “Her başarısızlık başarının ilk adımıdır.” sözünü kendinize rehber edinmelisiniz.
SINAV TAKTİKLERİ • Sınav talimatını acele etmeden, dikkatlice okuyun. • Soru kökünün tamamını okuyun, ezbere davranmayın. Soruyu anlamak çözümün %50'sidir. Soruyu anlamadan çözmeyin. • Sorulardaki küçük detaylara dikkat edin, gerekiyorsa altını çizin. • Soruların yanıtlarını cevap kâğıdına tek tek kodlayın. Kaydırma riskini azaltmak için kodlarken sorunun numarasını ve yanıtı içinizden tekrar edin. • Sorunun kapsamına göre cevap verin. Kendi düşüncelerinizden etkilenmeyin. • Kitap okuma alışkanlığınızı geliştirmelisiniz. Sınav, okuduğunu anlama sınavıdır. Denemeler, öyküler okuyunuz. • Sınavda önce, bilginize en çok güvendiğiniz alan dersinizle ilgili testi çözün. • 1 soruya 1 dakika düşmektedir. Sorularla inatlaşmayın. Aksi takdirde bu zor soruyla uzun süre uğraştığınız için sonlarda yer alan ama kolay olan bir kaç soruya zamanınız yetmeyebilir. • Turlama tekniğini kullanın : Önce yapabileceğiniz soruları cevaplayın. Bir sonraki soruyu çözerken hala çözemediğiniz soruyu düşünmeyin. Çözemediklerinizi bırakın. Testin sonunda. Oyalanmadığınıziçin zamanınız kalacaktır. Kalan zamanda yapamadığınız sorulara geri dönün. • Uzun paragraflar ilk bakışta ürkütücü gözükebilir. Aslında bu sorular genelde çok kolay yanıtlanır. Bazı kısa sorularda anlatım yoğun olabilir. Okumak az zaman alsa da çözerken oyalanabilirsiniz. Uzun sorularda yanıta ulaşmak zor olmayabilir. Bu yüzden uzun soruları atlamayın, mutlaka bir kez okuyun. • Her zaman okul başarısı ile test sınavı, başarısı eşit olmayabilir. Test sınavlarından düşük puanlar alınca nedenlerini gerçekçi bir şekilde araştırın. Eksik bilgilerinizi tamamlamaya çalışın. • Hangi teste ne kadar süre ayıracağınızı deneyerek belirleyin. Böylece sınava kadar sizin için ideal olan zamanlamayı bulursunuz veo süredeuygulamaya alışırsınız. • Deneme sınavlarını amaç olarak değil, araç olarak düşünmelisiniz. Sınav sonrasında çözemediğiniz sorular üzerinde durunuz. Hatalarınızın neler olduğunu öğreniniz. Böylece daha sonra aynı hataları yapmazsınız. • Yılsonuna kadar size sağlıklı geri bildirimler verecek, kendinizi değerlendirmenizi sağlayacak deneme sınavlarına katılın. • Sınav sırasında soruyu çözemediğinizi hissederseniz ve moraliniz bozulursa o an kalemi,kâğıdı bırakıp olumlu, güzel bir şey düşünün. Sonra tekrar teste dönün. • Bilmediğiniz soruyu boş bırakın. Sınavdan erken çıkmayın. • Evde saat tutarak test çözerseniz hızlanırsınız. • “Gerçek başarı, başarısız olma korkusunu yenebilmektir.
TEST ÇÖZME TEKNİKLERİ Test çözmede üç unsur önemlidir. Bilgi:Öğrenmeile kazanılır. Tekrar ile pekiştirilir. Test çözme tekniğini kullanmanın temelini teşkil eder. Yorum:Öğrenilen ve tekrar ile pekiştirilen bilgi ile ilgili düşünce geliştirme veya bilgiye farklı açılardan bakabilme gücünü ifade eder. Test çözme tekniğinin geliştirilmesini sağlar. Hız: Kazanılan bilgiye ve elde edilen yorum gücüne ait problemlerin zaman kısıtlaması içinde çözülmesidir. Hız, test çözerken zamanı etkin bir biçimde kullanmanıza yardım eder. TEST ÇÖZERKEN DİKKAT EDİLECEK HUSUSLAR: Her sorunun kendine has bir mantığı vardır.Test çözerkenkendi mantığınızla değil sorunun mantığına göre hareket etmelisiniz. ? ? Soru kökünün iyi okunup anlaşılması, daha sonra cevabın düşünülmesi gerekir. Soru kökü anlaşılmadan cevabı düşünmeye çalışmak hızı düşürür. Zaman kazanmak için soruyu okumadan cevap şıklarına koşmak sizi yanıltır. ? ? Soruda sizden ne isteniyorsa ne eksik, ne fazla isteneni düşünmelisiniz. Bazı sorular sizin için çok kolay gelir ve cevabın böyle kolay bir şık olamayacağını düşünürsünüz. Oysa bazen böyle kolay sorular sormakda buişin tekniğinin bir parçasıdır. ? ? Her testte bilgi düzeyinizin altında ve üstünde sorularla karşılaşırsınız. Ancak testin genelini standart bilgi birikimi ve yorum gücü ile çözülebilecek sorular oluşturur. Sorulara önyargılı yaklaşmamalısınız. "Bu soru zor yapamam” “Bu soru kolay cevap x şıkkı" gibi zaman kazanmaya yönelik aceleci davranışlar kazanmak yerine kaybettirir. ? ? Turlu Soru Çözme Yöntemi testteki her soruyu incelemenize yardımcı olur. Cevaplandırılmayan soruları soru kitapçığında bir işaret veya simge ile simgelendirmek o soruların ikinci turda daha kolay bulunmasını sağlar. ? ? Hatalı okuma alışkanlıkları da önemli sorunlar yaşamanıza neden olabilir. Olumsuz bir ifadeyi olumlu olarak okumak soruyu veya cevabı hatalı düşünmenize sebebiyet verebilir. ? ? İnsan psikolojisi soru içindeki ifadeleri olumlu yönde algılamaya eğilimlidir. Bu nedenle soru formlarında altı çizili veya kalın yazı karakterli ifadeleri daha dikkatli okumalısınız. ? ? Soru kökünün veya soru metninin uzun oluşu sizin için daha fazla ipucu anlamına gelir. Bu nedenle uzun metinli sorular daha kolay çözülebilen sorular olarak algılanmalıdır. ? ? Paragraf tipli sorularda genellikle paragraftan önce soru kökünün okunması paragrafın ikinci kez okunması zorunluluğunu önler. Soru kökünü okuyan zihin soruyu bu zihni hazırlıkla okuma eğiliminde olur. ? ? Cevabı konusunda tereddüt ettiğiniz soruları gelişigüzel cevaplandırmak yarar değil zarar verir. ? ? Cevap şıklarından sorunun çözümüne gitmek de test tekniğinde önemli bir yoldur. Yüzde yüze emin olmadığınız sorularda şıkları eleyerek doğru cevaba yaklaşabilirsiniz. ? ? Cevap şıklarını elerken eğer 2 şıkka indirgeyebilmişseniz bunlardan birisini seçmenizde hiçbir sakınca yoktur. Ancak ikiden fazla şık cevap olabilecek nitelikteyse bu soruyu cevaplandırmamanız, en azından sınavın sonlarına doğru tekrar soruya dönmek üzere boş bırakmanız dahauygun olacaktır. ? ? Test çözerken sorunun doğru cevabını bulmak kadar önemli bir diğer olay da cevap olamayacak şıkların tespit edilmesidir. Böylece çözüm alternatiflerini daha netleştirir ve doğru şıkka ulaşabilme hızınızı daha artırırsınız. ? ? Lise giriş sınavları hem psikolojik gerilimi yüksek olan hem de içerik zenginliği bulunan sınavlardır. Bu sınavlarda test çözümünü sekteye uğratan en önemli unsurlardan birisi de sınav kaygısı ve bu yüksek kaygı düzeyinin soruları anlamayı ve problemleri çözmeyi zorlaştırmasıdır. Test çözümü esnasında testte yer alan konu içeriklerinin dışındaki düşünme konsantrasyonu bozar. Bu nedenle hangi testi çözüyorsanız zihinsel içeriğinizin de o konunun sınırları içinde olması gerekir. ? ? Cevap şıklarında cevaba benzeyecek bazen iki bazen üç şık bulunur. Bunlara çeldirici adı verilir. Çeldiriciler ilk bakışta cevap gibi algılanabilir ama ufak bir zihinsel egzersizle doğru cevabı bulmanız mümkündür. Bu tip sorularda cevap genellikle soru metninde saklıdır. SORUÇÖZERKEN DİKKATETMEMİZ GEREKEN BÖLÜMLER NELERDİR? Her şeyden önce yapmamız gereken soruya yaklaşırken kendi mantığımızla değil sorunun mantığıyla hareket etmemizgerekmektedir. Çünküher sorunun kendine has özel bir mantığı vardır. ? ? Öncelikle sorunun okunup anlaşılması daha sonra cevabın düşünülmesi gerekir. Kesinlikle soruyu okurken cevabı düşünmeyin. Her iki durumunbirbirinden ayrılmasıgerekmektedir. ? ? Soru içinde geçen ipuçlarından yararlanmayı bilin. Bunlar; altı çizili , koyu puntoyla yazılmış, "tırnak içinde," değildir, olamaz, her zaman, hiç bir zaman, bütün, zaman zaman, yoktur, vardır, birbirinden farklı, birbirine benzer, eşdeğer, birden fazla, ayrı ayrı, iç içe, yan yana, ikisi bir arada, ana düşünce, yan düşünce, benzer düşünce, asla, genellikle, çoğu,vb. ipuçlarıdır. ? ? Soru hakkında fazla bilgiye sahip değilseniz şıklardan yararlanın. Şıkları tek tek değerlendirerek elemeye çalışın. İçlerinden doğru cevabı kestirmeye çalışın. Eğer çok çelişkide kalıyorsanız boş bırakmanız daha iyidir. Çünkü her yanlış cevap hem kendini hem de doğru cevaplarınızı götürmektedir. Buda netlerinizin düşmesine neden olmaktadır. Unutmayın ki her soru, her net önemlidir. Bir net sizi en az 20 000 kişinin üstüne de çıkarabilir altına da düşürebilir. ? ? Soruları okurken hızınız kesecek olan dudak kıpırdatarak okumaktan uzak durun. Çünkü bu durum hızınızı kesecektir. ? ? Ve her okuduğunuz kelimenin altını çizmeyin. Yapmanız gereken gözle okuma alışkanlığı kazanmanız ve okuma hızınızı arttırmanızdır. ? ? Soruları okurken mutlaka kılavuz olarak kurşun kalem kullanın ve önemli ipuçlarının altını çiziniz. Öncelikle soru cümlesini okuyarak ne istiyorsa altını çizin ve aklınızdan geçirin. Sonra metin kısmını okuyarak soruda sizden istenen kelimelerin altını çizin. Daha sonra şıkları elemeye başlayın. ? ? Uzun paragraf sorularını cevaplandırırken soru cümlesini okuduktan sonra paragraftanbir cümleokuyarak şıkları eleme yöntemini kullanın ve bunu paragraf bitene kadar devam ettirin. TEST ÇÖZERKEN KODLAMA KONUSUNDA DİKKAT EDİLECEK HUSUSLAR Test çözümünde kodlama da önemli bir yer işgal eder. Soruyu kitapçık üzerinde çözmüş olmak o soruyla olan işinizin bittiği anlamına gelmez. Soruyu doğru çözmek kadar optik forma doğru kodlamak da önemlidir. Kodlama her sorudan sonra yapılmalıdır. Bu asla bir zaman kaybı değildir. Çünkü Kodlama için geçen süre bir ölçüde dinlenme sürenizdir. Bu zamandilimi içinde bir soru ile olan zihinsel bağınızın koparır, bir başka soruya geçmek için zamanın geldiğini düşünürsünüz. Bu bilinç dışı bir faaliyettir. Ayrıca sınavın ilerleyen diliminde boş bir cevap kâğıdı görmek yerine dolu bir cevap kâğıdı görmek kendinize olan güveni sağlamanıza yardım eder. Zaman kazanacağım diye kodlamayı sona bırakmak sınav sonrası yorgunluk ve dikkat dağılmasının fazlalığı sebebiyle hatalı veya eksik kodlama riskini artırır, kaydırma yapmanıza yol açar. Her yıl %0,5 adayın kaydırma hataları nedeniyle mağdur olduğunu unutmayınız. TEST ÇÖZERKEN ZAMANLAMA KONUSUNDA DİKKAT EDİLECEK HUSUSLAR Testi iyi çözmek için sadece doğruları bilmek yeterli değildir. Verilen zaman dilimi içinde bu doğruları bulmanız gerekir. Bu nedenle her birsoruya ne kadar zaman harcamanız gerektiği baştan planlanmalıdır. ? ? Çok sorulu testlerde "Turlu Soru Çözme Yöntemi" bilinen soruların çözümünü hızlandırır. Bilinmeyen sorularla zaman kaybını önler. Aynı zamanda zorluk derecesi biraz yüksek olan sorulara bakmayı ve bu sorular için daha fazla zamankullanımını sağlar. ? ? Zaman kazanmak için soru metni ve kökünü okumadan cevap şıklarına koşmak sizi yanılgılara düşürebilir. ? ? Soruları okurken hızınızı kesecek davranışlar olabilir. Örneğin sesli okuma alışkanlığı, dudak kıpırdatarak okumaya çalışmak, okunan her ifadenin altını çizmek gibi. Hızlı okuma tekniklerini kullanmalı ve sınav öncesi okuma egzersizleri ile okuma hızınızı artırmalısınız. ? ? Sınavda zaman kullanımını en fazla zora sokan bildiklerimiz ve bilmediklerimiz değil, biraz bildiğimiz ya da tereddüt ettiğimiz sorulardır. Bu nedenle soru ile inatlaşmak "bu soruyu çözmezsem ölürüm" mantığı bu testin sonunda hüsrana uğrama riskini artırır. HIZLI OKUMA TEKNİKLERİ Sınavda hızlı okumak öğrenciye hem zaman hem de daha az yorularak daha fazla soru yapma şansı verir. Okuma hızınızı arttırmakiçin şuteknikleredikkat edilecekhususlar; ? ? Göz mesafesi okunacak materyalle gözarası enaz 30 cm olmalıdır. ? ? Gözle okuyarak,dudaklar kıpırdatılmamalıdır. ? ? Sorular okunurken başka bir şey düşünülmemeli, o tür düşünceleri düşünmek için kendinize başka bir zaman ayırın ve o zamanda düşüneceğiniz yönünde kendinize telkinde bulunun. ? ? Çok parlak ve yetersiz ışıkta okuma yapılmamalıdır. Işığın geliş yönü sol arkadan olmalıdır. ? ? Kafa hep aynı seviyede tutulmalıdır. İleri geri sallanılmamalıdır. Dik oturulmalıdır. Sağa - sola veya öne fazla eğilmemelidir. Bu durumlar gözün çok çabuk yorulmasına ve satırlar arasında kaymalara neden olabilir. ? ? Okurken mutlaka kılavuz olarak kalem kullanılmalıdır ama okunan her kelimenin altı çizilmemelidir. Çok önemli kelimelerin ve ipuçlarının altı çizilmelidir. ? ? Okuma yapılırken gözler zaman zaman dinlendirilmelidir. Şöyle ki; Okuma yaparken gözlerinizi ara sıra kaldırıp uzak cisimlere bakmalıyız. ? ? Gözler ara sıra açılıp kapatılmalıdır. Bu göz kaslarının dinlenmesini ve baş ağrısını önleyecektir. ? ? Okuma sırasında belirli zamanlarda kısa süreli aralar vermek gerekir. Bu arada kan dolaşımını hızlandıracak teknikler (elleri sallamak, boynu hareket ettirmek vb.) kullanılmalıdır. ? ? Okuma amacınızın olması okuma hızınızı arttıracaktır. Ne okuduğunuzu, niçin okuduğunuzu, ne bulmakistediğinizi bilerekokumak. ? ? Okunacak malzeme hakkında daha önce bildiklerimizi aklımızdan geçirmemiz faydalıdır. ? ? Okumamekânındakiısı sıcaklığı ne çok soğuk ne de çok sıcak olmalıdır. ? ? Kelimeleri tek tek okuma yerine gruplandırarak okumalıyız. Hızlı okuma hem anlamayı kolaylaştırır hem de daha az yorulmamıza neden olur. Bir diğer faydası da dikkatimizi daha çok toplamamıza yarar. | |
| | | | Kimler Mantıksal-Matematiksel Zekâya Sahiptir? | |
|
Similar topics | |
|
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |